| |||||||||
YORUMLAR | |||||||||
Karabina (21.06.2012) Ana başta taç imiş, Her derde ilaç imiş, Bir evlat ihtiyar olsa da; Anaya muhtaç imiş... Yürekleri merhametle dolu olan annelerimizin çoğalamsı dileğiyle, "İnsanların içinde insan gördüğümde alnından öpmek" hakan zorlu (10.02.2012) Buram buram anne kokan nefis bir yazı okudum. Cümlelerin kuruluşunda kelimeler, sırasını bekleyen koyun gibi. Vakti zamanı gelince alıyor yerini usul usul.Öylesine kadife bir sarıp sarmalama var üslubunuzda, kulağa düşen "uçan tüy" gibi. Telaş, heyecan ve umutlar hep "anne" refleksinde hayat buluyor yalın bir biçimde. Elinize sağlık Ekin Hanım... neşet KA (06.02.2012) Hüdaya emanet ol. neşet KA (06.02.2012) Rahmetli annen olsaydı "böyle güzel yazacagına bul münasip bi koca doğur" dermiydi ? Bilemiyorum ama şunu çok iyi biliyorum,eminim "ben ne güzel bi kız doğurmuşum bu kız benden de güzel ana olur komşular"derdi.İşin edebi kısmına dair ahkam keser gibi iri iri laflar etmek istemiyorum ayrıca haddim de degil velakin iki satır laf etmezsekde muhabbet yarım kalıyor gibi.İnsanın iç güzelligi eline yüzüne yansırmış ebem öyle derdi.Senin ayrıyetten (çift "tt")kagıdına kalemine de yansıyor.Deniz hanım.deniz olmakda yarar.İclale de selam söyle rastlıyorsun ara sıra. yabancı (05.02.2012) bu sefer uzun bir ara verdiniz bir deniz gibi bereketli olsun kaleminiz özletmeyiniz ORDA BİR ÇOCUK... BURDA BEN Bir ana gülümserken yorgun ve güzel Yüreği müjdelerle tüy gibi hafiflerken, Orda, bir çocuk doğar sımsıcak dünyamıza Burda ben... Dal nasıl, yaprak nasıl, ekin nasıl büyürse Toprak nasıl uyanırsa bir incecik yağmurdan Orda bir çocuk büyür yumak yumak bir nurdan, Burda ben... Koştuğu, atladığı, durduğu, uzandığı, Düşüp kaldığı yerlerde gözbebeğim var. Orda, toz-toprak içinde bir çocuk ağlar, Burda ben... Ne oyun oynamak ister, ne uyku ne su, Ne elişi resimleri gönlünü alır. Orda, bir uzak evde bir çocuk yetim kalır, Burda ben... Dokunsam, martı gibi uçup gidecek sanki, Solgun yüzlü bir avuç kar. Orda, bir gece yarısı, bir hasta çocuk sayıklar, Burda ben... Birden bire uyanır bir ana uykusundan, Sapsarı bir korkuyla bakakalır nefessiz. Orda, sabaha karşı bir çocuk ölür sessiz, Burda ben... Yavuz Bülent BÂKİLER Su perisi (05.02.2012) Allah kimseyi evladından ayırmasın doktor (04.02.2012) Dünyanın en masum mahlukatıdır çocuklar.Mahlukat dedim çünkü Yaratılandır mahlükat. Kimi kıymet bilmez çünkü kolay bulmuştur.Belkide hiç aramamıştır.Benim gibi bir umut deyip 10 senedir arasalardı Yuvalarda bu kadar iş düşmezdi sizlere .Varsın olsun bunda da vardır bir hayır. Yüreğine sağlık yabancı (03.02.2012) yüreğine sağlık kalemine bereket anneliği ve aileyi her ortamda anlatmalı ve bütün değerlerin yıkıldığı günümüzde sağlam bağlarla birbirimize bağlanmalıyız annelerimiz ve sevgili yavruları için şairin dediği gibi: İlk kundağın Ben oldum, yavrum; İlk oyuncağın Ben oldum. Acı nedir Tatlı nedir... bilmezdin Dilin damağın Ben oldum. Elinin ermediği Dilinin dönmediği Çağlarda, yavrum Kolun kanadın Ben oldum Dilin dudağın Ben oldum. Belki kıskanırlar diye Gördüklerini Sakladım gözlerden Gülücüklerini... Tülün duvağın Ben oldum! Artık isterlerse adımı Söylemesinler bana 'Onun Annesi' diyorlar... Bu yeter sevgilim bu yeter bana! Bir dediğini iki Etmiyeyim diye öyle çırpındım ki Ve seni öyle sevdim sana O kadar ısındım ki Usanmadım, yorulmadım, çekinmedim Gün oldu kırdın... İncinmedim; İlk oyuncağın Ben oldum.. Yavrum Son oyuncağın Ben oldum... Layık değildim Layık gördüler Annen oldum yavrum Annen oldum! Arif Nihat Asya Halis Ayhanlı (03.02.2012) Anne sevgiisni ve çocuğun şefkat ve sevgi ihtiyacını o kadar güzel ve duru ve etkili anlatmışsınız ki, okurken çok duygulandım. Annenin şefkati ve çocuğun sevgi ihtiyacı hala dünyanın en güçlü iki duygusu... Dilerim bu yazınız bir başlangıç yazısı olur efendim. Nice yazılarınızı okumak dileğimle... |
3 Şubat 2012 Cuma
Balam Benim Aybalam
Kaydol:
Kayıt Yorumları (Atom)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder